بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

عَلِمَتۡ نَفۡسٞ مَّآ أَحۡضَرَتۡ ١٤

Anlar bir nefis ne hazırlamıştır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَلَآ أُقۡسِمُ بِٱلۡخُنَّسِ ١٥

Şimdi kasem ederim o sinenlere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ٱلۡجَوَارِ ٱلۡكُنَّسِ ١٦

O akıp akıp yuvasına girenlere.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلَّيۡلِ إِذَا عَسۡعَسَ ١٧

Ve yöneldiği dem o geceye.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَٱلصُّبۡحِ إِذَا تَنَفَّسَ ١٨

Ve nefeslendiği dem o sabahaki.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّهُۥ لَقَوۡلُ رَسُولٖ كَرِيمٖ ١٩

Muhakkak o (Kur'an)i kerîm bir Resul’ün getirdiği kelâmdır.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ذِي قُوَّةٍ عِندَ ذِي ٱلۡعَرۡشِ مَكِينٖ ٢٠

Bir Resulki pek kuvvetli, metîn Zül'arşın nezdinde mekîn.

– Elmalılı Hamdi Yazır

مُّطَاعٖ ثَمَّ أَمِينٖ ٢١

Muta orada, emîn.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَا صَاحِبُكُم بِمَجۡنُونٖ ٢٢

Yoksa sahibiniz mecnun değil.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَلَقَدۡ رَءَاهُ بِٱلۡأُفُقِ ٱلۡمُبِينِ ٢٣

Vallahi gördü onu açık ufukta.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَا هُوَ عَلَى ٱلۡغَيۡبِ بِضَنِينٖ ٢٤

Ve o ğayb üzerine kıskanılır değil.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu